Tarım ve Geleceğimiz

Babam çiftçiydi. Eskiden kaldırılan buğdayın, mısırın bir kısmı tohumluk olarak ayrılırdı. Ağzı kapalı fıçı benzeri yada tahtadan yapılmış bölmeli ambarlarda saklanırdı.. Evde yenilen bir karpuz, kavun vb iyi çıkarsa hemen çekirdekleri ayrılır, tohumluk olarak ayrılırdı. Bahçede her ürünün en iyisi seçilir tohumluğa ayrılırdı.

Küçükken çok doğal ve sıradan olan bu olayın ne kadar önemli ve değerli olduğunu yaş ilerleyip tarım dıştan gelen tohumlarla yapılınca daha iyi anlıyor insan.

Geçmişte tarım toplumu olduğumuz için enflasyon çok vurmazdı insanları. Şimdi iliklerimize kadar hissediyoruz.

Günümüzde kendi tohumumuzla tarım yapıp destekleyici yapılar oluşturmak gerekiyor. Çünkü artık gıda sadece gıda değil. Aynı zamanda stratejik bir durum.

Bunun için doğru tarım planlamalarına da ihtiyaç var. Herhangi bir ürünü gereğinden fazla ürettirmemek, ya da ne kadar ne gerekliyse onu ürettirip çiftçiyi de tüketiciyi de mağdur etmemek gerekiyor.

Tarım Bakanlığı nın bu işi organize edebilecek yapıda olması gerekiyor.

Plansız programsız işler her kesimi mağdur edebiliyor.

Oysa Devlet plan programla yönetilmelidir.

Devlet bazı konularda uzak durursa boşluğu dolduranlar havadan çiftçi üzerinden, çiftçiden fazla kazanıp diledikleri gibi işleri düzenliyorlar.

Planlı ve devlet eli ile yönetilen tarım politikaları geleceği kurtarır. Yoksa başkalarının oyuncağı oluruz.

E. S