BİZ

BİZ BİR İNSAN BİR İNSANI,BİR İNSAN TÜM DÜNYAYI ETKİLEYEBİLİR.BENSE BİRÇOK İNSANIN BİLEŞİMİYİM.
ÇOK İNSANDAN ÇOK ŞEY ÖĞRENDİM. ÖĞRENMEYE AÇ VE AÇIK OLDUM HER ZAMAN.ÖĞRENDİKLERİMİ SATMAK YERİNE KENDİM İÇİN KULLANMAYA ,NASIL DAHA İYİ İNSAN OLUNUR,NASIL MUTLU BİR AİLE OLUNUR.NASIL DAHA İYİ BİR ÇOCUK ,NASIL DAHA İYİ BİR ÖĞRENCİ EĞİTİLİR ,BUNLAR İÇİN ÇABA HARCADIM.
BU TOPLUMSAL OLAYLARA UZAK OLUŞUMDAN DEĞİL,HAYAT DEĞİŞİMİNİN KENDİMDEN BAŞLAMASINA İNANDIĞIM İÇİNDİ.
TOPLUMSAL YAKLAŞIMLAR İSE ÖZELLİKLE GÖRMEK İSTEMEYEN ,DEĞİŞMEK İSTEMEYEN ,YENİ ARAYIŞLAR İÇİNDE OLMAYAN İNSANLAR İÇİN BOŞUNA BİR ÇABA OLUŞTURUYOR.
DEĞİŞİME ,GELİŞİME AÇIK , HATALARINI DÜZELMEK İÇİN DERS GİBİ GÖREN İNSANLARLA DA BİLGİMİ ,GÖRGÜMÜ ,DENEYİMLERİMİ KEYİFLE PAYLAŞABİLİRİM.
E.S

BEN DE VARIM DİYEBİLMEK!

BEN DE VARIM DİYEBİLMEK!

“BİR İNSANI ,BİR ÇOCUĞU EN ÇOK ANLAMAMIZ GEREKTİĞİ AN ONA EN ÇOK KIZDIĞIMIZ ANDIR.
KIZGINLIK ALGI VE ANLAMAYI DURDURUR.O AN SAKİN KALIP ONU ANLAYABİLİRSENİZ PROBLEMİ ÇÖZER KİŞİYİ KAZANMA YOLUNDA EN BÜYÜK ADIMI ATMIŞ OLURSUNUZ.
ÇÜNKÜ İNSAN EN YANLIŞ DAVRANIŞLARI EN ANLAŞILMA, İLGİ GÖRMEK İSTEDİĞİ ZAMAN YAPAR.
İŞTE BÜYÜKLÜK ANNELİK BABALIK ,ÖĞRETMENLİK BURDA DEVREYE GİRMELİDİR.
KARNINI DOYURURKEN ,YA DA SAKİNKEN DEĞİL İŞTE TAM DA ONA EN KIZDIĞINIZ AN..
İNSAN VAR OLDUĞUNUN BİR DEĞER OLDUĞUNUN BİLİNMESİNİ DEĞERİ OLDUĞUNUN ANLAŞILMASINI İSTEYEN BİR VARLIKTIR.
ÇOCUKLAR İÇİN YARAMAZ ,HAYLAZ GİBİ TERİMLER KULLANILMAYA BAŞLAYINCA YA DA KIYASLAMALAR İLE ARKADAŞLARI ARASINDA ZOR DURUMA DÜŞERSE BU EZİKLİĞİ GİDERMEK VAR OLDUĞUNU GÖSTERMEK İÇİN YANLIŞ DAVRANIŞLAR YAPABİLİR.
DÜZ DUVARA TIRMANMA İLGİ ARAYIŞIDIR.BEN DE VARIM FARK EDİN BENİMLE İLGİLENİN,OYNAYIN VAKİT GEÇİRİN FERYADIDIR..
BİZ DE ÖĞRENCİLERİMİZİ ONARE ETMEK İÇİN EN KÜÇÜK FIRSATLARI DEĞERLENDİRİR YAPTIĞI VE EMEK HARCADIĞI HER İŞ VE ÇALIŞMA İÇİN ÖNE ÇIKARMAYA GAYRET EDERİZ.
BAKINIZ X ARKADAŞIINIZ ŞU SINAVDAN KÖTÜ ALDI AMA NE GÜZEL ŞARKI SÖYLEDİ,OKULDAKİ ŞU İŞTE NASIL ÇALIŞIYOR GİBİ ÖVEREK KİŞİLİĞİNİ EZDİRMEMEYE GAYRET EDERİZ.
ÇüNKÜ HER İNSANIN HER KONUDA BAŞARILI OLMASI BEKLENEMEZ.HER BİREY KENDİ YETENEKLERİ DOĞRULTUSUNDA GELİŞTİKÇE O KONUDA YETERLİLİĞİ GÖRÜLDÜKÇE SAKİNLEŞİP DEĞER BULDUĞU İŞLE ÖZGÜVENLİ BİR BİREY OLACAKTIR.
HER NE ADAR EĞİTİM SİSTEMİ VE ÜLKENİN EKENMİK YAPISINDA EKSİKLİKLER OLSADA BU KONUDA EĞİTİMCİLERE AİLELERE İŞ DÜŞMEKTEDİR..
KİŞİLİKLER SAĞLIKLI ORTAM BULDUĞU ZAMAN SERPİLİR VE GELİŞİR.
YOKSA KABUL GÖRMEMİŞ ,BECERİLERİ DİKKATE ALINMAMIŞ BİREY SAĞLIKSIZ GELİŞİR.
İNSAN YETİŞTİRMEK ZOR BİR SÜREÇTİR VE BU DURUMDA KARŞINIZA ÇIKACAK İYİ EĞİTİMCİLER ,İYİ AİLELER ZOR BİR ÇOCUKLUĞU KOLAYLAŞTIRARARK ANA VATANINA SAĞLIKLI BEREKETLİ BİR TOPRAK OLUR.
HEPİMİZİN YAŞAMINDA YAŞAMIMIZIN BAM TELİNE DOKUNAN BİREYLER OLMASI DİLEĞİMLE..
E.S 17.06.2016

ALIÇ

BAZI İNSANLAR BAZI BİTKİLERE  BENZER.

YEMİŞEN (ALIÇ) bitkisini bilir misiniz?

Yamaçlarda, kayalık, taşlık yerlerdeki çalılıklar içinde, ormanlarda ya da dağlık çevrelerde  yetişir.

Bakım istemez ,su istemez.Yağmur suyu yeter.Manav da  bulunmaz.Elma ,armut gibi tanınmaz.Muzu ,avakadoyu biliriz  de  Anadolu nun YEMİŞEN ini ALIÇ ı az insan bilir.

Bazı insanlar da böyledir.Zor şartlarda neredeyse hiç  yardım almadan,kendiliğinden azmiyle kararlılığı ile tutunur hayata.

Hem kendilerine hem etrafına ışık saçarlar.Sadece tanınma ,bilinme çabaları yoktur.Yararlı bir İNSAN OLMA çabaları vardır.

Kabukları vardır ALIÇ gibi .ZARAR GÖRMEMEK ,KORUNMAK için kötülüklerden..

Alıç gibi dilersen ŞİFA  olurlar ,dilersen de yaşamını süslerler.

Fakat hayat ALIÇ gibi olanların değil, muzun avakadonun yanında yer alır.

Yemişen (ALIÇ)olanlar  bunu da aşacak güce sahiptir.

ALIÇLAR GİBİ  DOSTLARINIZ OLSUN.ONLAR HAYATI BİLİR.

E.SELKİ

 

sevgi mi ,bağımlılık mı

ANNE- BABA BASKI VE BAĞIMLIĞI
Anne ,baba, aile belli bir dönem yetişmemizde büyümemizde çok etkilidirler.Bu hem hakları ve aynı zamanda görevidir de.Bir çocuk dünya ya getirmişsen onun iyiliği geleceği için gerekenleri yapman bir haktan önce görevdir.Elbette üzerimizde hakları da vardır.
Fakat bir annenin ya da babanın ben senin için uykusuz kaldım ,yemedim yedirdim,senin için zorluklar çektim sözleri de bana anlamsız geliyor.O senin görevin zaten.Bunları manevi bir baskı kurarak evladı kendine bağımlı yapmak için söylendiğini duygusu uyandırıyor.
Belli bir yaştan sonra çocuğa bir şeyler dayatmak ta onu yalana ,gizliliğe yöneltmeye yaryor.
Yiyeceği yemeğe kadar karışılan insan eğer yetişkinse anne baba öğretilerinde eksik kalmıştır.Sen çocuğuna küçükken öğretmeliydin..
Anne- baba baskı ve yanlış bir dil kullanıyorsa ,sürekli öğüt verip ,kendi yapmıyorsa ,kendine düşeceği bir kuyu hazırlıyor demektir.
Anne baba her an uyanık olmak,anlayış dilini kullanmak,kendi örnekler yaparak çocuğunu BİREYleştirmek zorundadır.Bağımlı kişilik anne baba yoksa başka bir birine Bağımlılık hisseder.
Evlat anne babaya BAĞLI olmalı ,BAĞIMLI olmamalıdır. Anne baba içinde aynı şey geçerlidir.Bağlı ama bağımlı olmamalıdır.
Ana evladı binlerce insan var.Aman benim çocuğuma bir şey olmasın,benimki öne çıksın ,benimki zorluk çekmesin değil,her ana evladı benim ki kadar rahatı ,iyiyi hak ediyor diyen ana babalara ihtiyacımız var.
Her birey çabası emeği kadar değerli,önemlidir.Ana babalar da değerlidir,önemlidir ..Fakat hiçbir birey kutsal değildir.
Kutsal olan tek bir varlık vardır..Toplum öğretileri birey ve bireyin gelişim ve mutluluğuna yönelik olmazsa bağımlı kişilikler ortaya çıkıyor.’Annem olmadan yaşayamam ‘’Çocuğum benim herşeyim’’gibi duygular bana bağımlı kişilik gibi geliyor.
Birbirimiz için bir şeyler yapacağız ama herkes bir güzel iyi yaşamı bağımlı olmadan hak ediyor.
Bana sorarsanız çocuğunuz için ne yapabilirsin diye ,ihtiyacı olursa kalbimi hiç tereddütsüz veririm.Fakat bunu bana minnet duysun diye değil ona sevdiğim ve baba olduğum için yaparım.
Anne vasfı olmadan hiçbir değer bulamayan insan annelikle değer bulursa bunu hayatın ilk sırasına oturtuyor.
E.S.

SEVGİ

Sevgi Hep dilimizdedir sevgi sözcükleri. Anneyi, babayı, doğayı,ağacı ,kuşu ,böceği ..uzar gider liste.Neden severiz bunca varlığı ve nereye sığdırırız.Kendimizi sever miyiz?Biz bunca sevdiğimizi söylerken sevilip sevilmediğimizi de merak ederiz.Çünkü insanın ruhsal doyumu sevgi ile olur.en az fiziksel doyum kadar hatta ondan fazla gereksinim olduğunu düşünürüm.Peki sevmek nasıl bir duygu olursa gerçek sevgidir.Ya da ne olmazsa sadece hoşlanmadır. Bir bebeği niçin seversiniz? Ya da yanından hızla geçtiğiniz ağacı neden severiz.Anneyi ,babayı neden severiz?Tümünün kökeninde emek ve yararlılık var.Bunun dışındakiler sadece anlık hoşlantıdır.Yeni doğmuş bir kuzunun size verdiği heyecan ve mutluluk sevgi mi hoşlantı mı? Çocuğumuza duyduğumuz sevginin temelinde ve var sizce? İşyerinizde en çok hangi arkadaşları seviyorsunuz?İyi dürüst çalışan emek verenimi yoksa size iyi davrananı mı?Bu sorunun cevabında saklı SEVGİ.Sevgi uzun soluklu bir duygudur.Kısa süreli duyguların sevgi olmasından söz edilemez.Bir beğeni duygusunun,bir minnet duygusunun,hayranlık duygusunun SEVGİ ye dönüşmesi için ona emek ,zaman,çaba harcanması gerekir.Annenin emekleri ,babanın çabaları olmadan  sevgisi oluşur muydu? Size emek ,zaman ,çaba harcamayan bir kişinin sizi sevdiğini söylemesi ne ifade eder.Koca bir hiç.Bir ağacı seviyorsanız ,bir kuşu seviyorsanız ona bir şeyler vermelisiniz.Korumalısın,kollamalısın ,gelişimine destek olmalısın.O zaman sevmekten söz edileblir.

Peki bir insan sevgisi nasıl oluşur.İnsana duyulan sevginin asıl kaynağı size harcadığı çaba ve ona duyduğunuz güvendir.Güven olmadan bir insanın sevileceğini düşünmüyorum. Sadece kavramlar birbirine karışır bazen.Kötü davranışlar yapan anneyi hala sevdiği söylenir.Bunun temelinde sahip olduğu ve bu durumu kendi seçmemesine rağmen ondan kurtulunamayacağını bilen insan  düzeleceğine inanma duygusu ile sahiplenmeye devam eder.Bu öğretilmiş  bir duygudur.Diğer anne örnekleri göz önünde bulundurulur.Genel bir anne anlayışı vardır kafalarda.En azından yaşamda varoluş sebebi olan varlığa bir minnet duysusu olabilir.

Sağlıklı bir sevgi ise; annemin şu şu yanları iyidir.Şu ,şu yanları eksiktir.Fakat ben bunları bilerek onu kabul ediyorum diyebilmektir.

Bu yaklaşımla yaklaşıp eksi ve artılarıyla bir varlığı kabul etmektir sevgi.

Gereken ise kabullendikten sonra o varlığın eksik yönlerini tamamlamasına ,kendini mutlu edecek durum ve tutumları ona kazandırma çabası ile bütünleşir sevgi.

04.12.2014 E.S

HERKES ANLAMAMALI

Herkes seni anlamamalı ,herkes seni sevmemeli …
seni öyle biri öyle güzel anlamalı öyle güzel sevmeli ki başka hiç anlayış a hiç bir sevgiye yer bırakmasın içinde…
O olduğunda hiç kimseyi istememelisin yanında..
Tüm isteklerin için o yetmeli..
Dostun ,arkadaşın,sevgilin,eşin ,çocuğun,annen baban olmalı..
Kokusu cennet olmalı..
Hiç huzursuz olmamalısın yanında ..
Herşeyinizi ortaya dökebilmelisiniz..Saçmalamalarınıza da beraberce gülmelisiniz.
Her sözcük güzel varmalı ona.Ve özel olmalı ona..
Sevgi olmalı adı..
Havan olmalı nefessiz kalışlarında..
Yanındayken bile özlemelisin..
İncitirsin diye dokunurken bile titremeli yüreğin..
E.S

AVUÇ

AVUÇ
Hiç düşünmediğimiz aklımızın ucundan bile geçirmediğimiz KÜÇÜK ayrıntılar ne kadar da önemlidir. AVUÇ örneğin.AVUÇ hayattır aslında.Bebeklikten çıkan çocuk kaşığı ilk avucuyla tutar.Hayata tutunuştur avuç.Kavradığımız sımsıkı tutunduğumuz salıncağın ipidir. Topraktır çiftçinin ellerinde.Çocuğumuzu tutuşumuzdur.Sevdiklerinize dokunuştur.Merhabadır dosta.Onun için ben saygıda ,sevgide elin üstünden değil içinden AVUÇ tan öpülmesinden yanayım.
Bana emek veren ,hayatıma anlam katan her canın AVUÇLARINDAN ÖPÜYORUM.